Aslında amacım güzel bir camasir kurutmaligi almaktı ama gönlüme goresini bir türlü bulamadım. Bı kaç ihtiyacım olan ürünü aldıktan sonra yiyecek bölümüne gececektik ki oyuncak bölümünde minicik masalara oturmuş oyun oynayan bebeleri gördük . Bizimkini de bı masaya oturtuverdik. Başladı oynamaya güzel güzel . Henüz onun için erken olduğunu düşünsem de acaba bı masa sandalye almalı miyiz Ömer'e diye söylemeden edemedim .
Kahvelerimizi yudumlayip biraz daha dolaştıktan sonra çıktık . Niyetimiz esimin is arkadaşları ile keşfettiği bir balıkçıya gitmekti. Daha arabaya binmemizle Ömer'in kucağımda uyuyakalmasi bir oldu . Biz bildiğimizden şaşmayalım , niyeti bozmayalım dedik . Eve kadar açlığa dayanamayız diye yine de gittik balıkçıya . Yanımdaki sandalyeye Ömer'i yatırdım sırtı ve bası kucağımda olacak sekilde. Yemekler gelene kadar uyudu öyle . Önce kuymak geldi sicacik ardindanda hamsiler ...
Bir kaç hamsi yedikten sonra Ömer de uyandı . O da katıldı yemeğe. Uyku sersemi iken gayet sessiz ve suratsiz oturan oğlumu yan masadaki müşteriler pek bı sevdiler. Ardeşen spor kızlar kulubünün sporcuları Ankara'ya maca gelmişler . Gele gele yine kendi damak tadlarından vaz gecmeyip Karadeniz sofrasını secmişler :)) Biz sehir dısına bir yere gitsek herhalde gittiğimiz yerin meşhur yemeklerini yemek isteriz . O yüzden çok ilginç geldi bize bu durum ...
Yemeklerimizi afiyetle yedikten sonra artık cayı da evde icelim dedik cocuk iyice sıkılmadan kalkalım diye ...
Umarım herkesin haftasonu güzel geçmiştir...
(Bu arada imla hatalarım olursa affola, telefondan blog yazmanın dezavantajı da bu olsa gerek. Türkçe karakter konusunda problem yaşıyorum...)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder